«

»

Şub 08

SU

SU

Medine Peygamberimiz Resulullah  (S.A.V)hayatta. Kent her anlamda huzurludur. Müslümanların mutluluğuna en büyük katkı, Hz. Muhammed’dir. Çünkü onu her an görmektedirler. İşitmektedirler. Sohbetlerine iştirak etmektedirler. Bu, Medineli için rüyadan öte bir şeydir.

Medine-i Münevvere hayatı bu şekilde yaşamaktadır. Hayvanlar aynı mezralara salınmaktadır. Ambarlar ağzına kadar tahıl doludur. Hurmalar tüketildikçe daha bollaşır. Sütleri taşımaya güğümler yetmez. Ancak önemli bir sıkıntıları vardır; “içilecek suları yoktur”. Onca kuyunun suyu acıyla buruk arasında bir tattadır. Bir tek kuyunun tadı farklıdır; Rume. Başına çökenler o güzel esintiyi fark ederler. Lezzeti ise şeker gibidir. Kuyunun sahibi ise bir Musevi’dir. Para almadan kimseye bir maşrapa vermez.

İlk su vakfı                                                                                                                                    

Halk çareyi Hz. Osman’a gitmekte bulur. Hz. Osman istekleri makul bulur. Yahudi’ye gidip “Bana sat” der. Adam önüne konan Dinar dolu keselere bakmaz bile. Satmasına gerek yoktur. Zaten akşama kadar para toplamaktadır.

Hz. Osman gidip-gelmekten sıkılmaya başlamıştır. Sonunda en büyük hamlesini yapar. 36 bin gümüş Dirhem’i önüne bırakır. İstediği sadece ortaklıktır. Kabul edilirse kuyuyu birlikte işleteceklerdir. Sonuçta ortaklık başlar. Anlaşmaya göre suyu sırayla satacaklardır. Bir gün o, bir gün öbürü.

 

Sebil Su

Musevi işini eskisi gibi sürdürür. Ama sırası gelince Hz. Osman “sebil!” der. Medineliler sıranın ona geldiği günü tercih etmeye başlarlar. İki günlük ihtiyaçlarını birden alıp dönerler. Ertesi gün üç-beş kişi gelir. Daha sonra Musevi’nin günlerine kimse uğramaz olur. Adam sonunda perişan hale gelir. Diğer hisse için önerilen parayı alır ve kuyunun tamamını devreder. Hz. Osman da burasını vakfa bağlar. Sadece müminlere değil, tüm insanlara hediye eder. Buna Medine’de yaşayan Museviler dahi sevinirler. Bedava suyu bulunca yıkanmakta da kullanmaya başlarlar. İlahi tecelli olsa gerek Rume kuyusunun suyu bollaşmıştır. Lezzeti bile şeker-bal hale gelmiştir.

Resulullah (S.A.V) bu sonuçtan çok memnun kalır. Emeği geçenlere hayır dualar eder. Bu olay Müslümanlara sadece vakıf kültürünü başlatmakla kalmamıştır. Her yere su getirmeyi ve çeşme yaptırmayı gelenekselleştirmiştir.