ZİYA PAŞA’DAN TERCÎ-İ BEND (10)
Sen düşersen kimseler gelmez senin imdâdına
Destek olduklarım hattâ yetişmez dâdma
Hande eylerler uzakdan cümlesi feryadına
Dikkat etmez kimse istihkak u isti’dâdma
Kendin etme sa’y ü himmet kendinin berbâdma
Senden evvel sa’y eden eslâf gdsün yâdına
Yoksa rahmm kendine bâri acı evlâdına
Var ise akim eger mecnûn dedirme adma
Derde uğrar kim sadâkat etse elbet Devlet’e
İstikâmet mahz-ı cinnetdir bu mülk û millete
Sen düşecek olursan, -doğruluğun yüzünden- kimseler senin yardımına gelmez; hattâ elinden tutup yükselttiklerin bile feryadına, sızlanmana, yanıp yakılmana koşmaz.
Hepsi uzaktan senin ağlayıp, inlemene, acı çekmene gülerler; kimse hakkına, hukukuna ve kâbiliyetine değer vermez, -devlet ve millet hayatına yaptığın işleri dikkate almaz.
Kısacası, hele düşmeye gör; yaptığm bütün güzel, hasarlı işler bir anda unutulur.. -Onun için- kendin, kendini berbat etmeye uğraşma; bu hususta, senden önce büyük gayret gösteren atalarını hatırla; onlardan ders, ibret al!
Kendine acımıyorsan, bâri çocuklarına acı ve eğer aklın varsa, -doğruluk göstererek- kendine deli dedirtme!
Çünki: Her kim Devlet’e doğrulukla bağlılık gösterirse, hizmet ederse O’nun başı derde girer; bu Devlet’e ve Millet’e karşı doğru hareket etmek, hâlis cinnettir, yani düpedüz deliliktir!
Devam edecek