«

»

Şub 28

NASREDDİN HOCA AHİ EVRAN MIYDI?

NASREDDİN HOCA AHİ EVRAN MIYDI?

Prof. Dr. Mikail Bayram yaptığı araştırmaya göre; Nasreddin Hoca Anadolu Selçukluları zamanında yaşayan, daha çok Türkmen esnaf ve sanatkârlar arasında meşhur olan Ahilik teşkilatının kurucusu Ahi Evran(Evren) diye tanınan Hâce Nasîrüddin Mahmûd el-Hûyî’dir.
Nasreddin Hoca’nın latifelerini bilimsel olarak inceleyenler, onun vezir ve kadı olarak devlete hizmet ettiğini, fıkhî ve kelamî konulara vakıf, melamî meşrep bir sufi ve bilge olduğuna vurgu yaparlar.
Hoca felsefî meseleleri basite indirgeyerek topluma latifeler halinde sunuyordu. Prof. Dr. Mikail Bayram Ahi Evren’in de bütün bu özellikleri taşıdığına dikkat çekiyor.
Bu niteliklerden birincisi Nasreddin Hoca’nın filozof kişiliği. Hoca ile ilgili fıkralar kişiliğinin bu yönünü ortaya koyar.
Ahi Evren Hâce Nasîrüddin de kendi döneminin en güçlü filozofuydu. Felsefede İbn Sina ve Fahreddin-i Razî’nin takipçisi olan Ahi Evren, Yezdan Şınaht, Letaif-i Hikmet, Letaif-i Giyasiyye adlı felsefî eserlere imza atmıştı.
Sadreddin Konevî ile birbirlerine yazdıkları mektuplardan yüksek felsefî meseleleri tartıştıkları anlaşılmaktadır.
Hatta Ahi Evren’in bugüne kadar görmediğimiz Tuhfetu’ş Şekur adlı eserinin de felsefeye dair olduğunu Sadreddin Konevî’nin Ahi Evren’e yazdığı bir mektuptan öğreniyoruz.
Nasreddin Hoca ile Ahi Evren arasındaki benzerliklerden biri de hekimlikleridir.
Fıkraları incelersek Nasreddin Hoca’nın doktorluk yaptığı ve bazı kişilerin ondan ilaç istediği görülür.
Ahi Evren’in çeşitli eserleri onun da doktor olduğunu gösteriyor. İlmü’t-Teşrih adlı eseri anatomiyle ilgilidir.
Fıkralarını derleyenler Nasreddin Hoca’nın her ilimde mahir her fende kâmil olduğunu belirtirler.
Bu özellikler Ahi Evren’in de önde gelen vasıflarındandı. Ahi Evren’le Nasreddin Hoca arasındaki başka bir benzerlik isimleridir.
Bayram’ın verdiği bilgiye göre Ahi Evren’in lakabı eski kaynaklarda ‘Nasirüddin’, ‘Nasırüddin’ ve ‘Nasru’d-din’ biçimlerinde geçiyordu. Ahmed Eflakî ve Sadreddin Konevî ondan ‘Nasr’ ve ‘Nasir’ şeklinde bahsederler.
Bunun Türk gırtlak yapısına en uygun söyleniş biçimi Bayram’a göre ‘Nasreddin’dir.
Bu nedenle Ahi Evren’in lakabı halk için kaleme alınan Ahi Şecerenâmeleri, Ahi Fütüvvet-nâmeleri ve Vakıfnâme’lerinde çoğunlukla ‘Ahi Nasrü’d-din’ şeklinde kaydedilmişti.
Sadreddin Konevî Ahi Evren’e yazdığı mektuplarda ondan ‘Hace Nasirü’d- din’ olarak bahsediyordu.
Bu isim halk arasında ‘Hoca Nasreddin’ olarak yaygınlaştı. Ahi Evren’le Nasreddin Hoca’nın aynı kişi olduğunun bir başka kanıtı, Nasreddin Hoca’nın latifelerinin Ahi Evren’in Letaif-i Hikmet ve Letaif-i Giyasiyye’deki hikmetlerle benzerliğidir.
Hoca’nın nükteleri bu eserlerden alınmış olabilir. Tabii ki fıkralarda halk tarafından yeniden şekillendirilmiş, değiştirilmiş ekleme ve çıkarma yapılmış halleriyle yer alır.

Alıntı: Erdem Yaşar