«

»

Oca 29

İNSANLAR MI ÇARPIŞMALI, FİKİRLER Mİ?

İNSANLAR MI ÇARPIŞMALI, FİKİRLER Mİ?

Nâbî’nin (ö. 1712) ara sıra sizlerle de paylaştığım çok güzel bir beyti var:

“Sözde darb-ı mesel îrâdına söz yok ammâ//Söz odur âleme senden kala bir darb-ı mesel.”

Şair diyor ki: “Söz arasında atasözü zikretmek güzeldir, hoştur ama esas olan senden geriye bir atasözü kalmasıdır.”

İşte Namık Kemâl’den (ö. 1888) bize intikal eden darb-ı mesel (atasözü) haline gelmiş bir söz: “Bârika-i hakikat müsademe-i efkârdan doğar=Hakikat şimşeği fikirlerin çarpışmasından doğar.”

Demek ki doğruları bulmanın yolu fikirlerin çarpışmasından geçmektedir, insanların vuruşmasından değil.

Bu anlamda Cenap Şahabeddin’in şu sözü de güzeldir:

“Mücadele-i hayatta ihrâz-ı galebe için sağlam kafa lazımdır. İnsanlar da koçlar gibi kafa kafaya dövüşürler.” (Hayat mücadelesinde başarılı olabilmek için sağlam [fikren olgun ve dolgun] bir kafa gerekir. Çünkü insanlar da koçlar gibi kafa kafaya çarpışır, daha doğrusu çarpışmalıdır.)

İsterseniz gelin dünden bugüne millet ve inanç coğrafyamızda fikirler mi çarpışmış, yoksa insanlar mı kısaca bir göz atalım.

Alıntı: Ahmet Sevgi