«

»

Şub 10

İNSAN OLMADAN MÜSLÜMAN OLUNMAZ

 İNSAN OLMADAN MÜSLÜMAN OLUNMAZ

Siret ül Kur’an Kuran’ın hayat yolculuğudur. İlkelerini gözden geçirelim.

Yalan değil gerçek konuşacağız…

Yalan ve iman bir arada olmaz, İkisi bir arada bulunmaz, yalan varsa iman gider, iman varsa yalan gitmeli. Hele yalanın en masumu sıradan yalanlardır. Yalanın masumu olmaz.

Ama yalanının en kötüsü, en tehlikelisi, en zararlısı içine Allah, Peygamber, din iman karıştırılan yalanlardır.

Allah adına yalan söylüyorsanız eğer, dini imanı katıyorsanız eğer, siz dininizi ve imanınızı da yalan sayıyorsunuz demektir..

Hurafe aslında dinin kanseridir, imanın kanseridir. Bir yalan imanının içine girerse sağlıklı unsurları da yok eder, bütün bedeni yok eder.

Hakikat sana, bana göre olmaz olursa hakikat olmaktan çıkar..

Gençler özellikle, ‘aman dinse ben almayayım’ modundalar. Zira üzerlerine din boca edildi. Ekranlardan edildi, okullarda edildi, toplumda edildi, şurada burada edildi, kürsülerde edildi, cumalarda edildi ama bu din ne onun aklına ne onun fıtratına ne onun hayatına uyuyor.

Eğer o dini anlatanların hayatına bakınca dinden kaçıyor gençlik

Çünkü o din hayatla savaşıyor. Hayatla savaşan bir dinden yana nasıl olsun? Ya hayattansın ya dindensin.

Akılla savaşıyor anlatılanlar, yani o dine uysa aptal olması lazım, ahmak olması lazım, delirmesi lazım.

Allah’ın dini, hayatla savaşmaz. Hayatın sahibi kimse dinin sahibi de odur.

Allah’ın dinini öğretecek yer, Allah’ın kelamıdır başkası değildir. Gerçekten de sıkıntı büyük.

Yeni nesiller, ‘ ben almayayım dinse senin olsun, ben almayayım’ deme noktasına gelecekler.

Dindarlığı çoğaltmak için değil insanlığı çoğaltmak için Siret ül Kuran.

Lütfen yanlış anlamayın Müslüman şarkın dindarlığa ihtiyacını görmüyorum. Maşallah din akıyor her tarafından ama insanlığa ihtiyacı var.

Dindar olan herkes iyi insan olur mu?

En dindarlarımız kendine Cennet hazırlamak için dünyayı Cehenneme çeviriyor.

Yalan söyleyeceği zaman Allah’ın adı ile başlıyor.

Eğer Cennet’in anahtarını eline verseniz, kendi grubundan, kendi tarikatından, kendi mezhebinden, kendi meşrebinden başka hiçbir kimseye koklatmayacak.

Adaletsizlikte dibi vurmuş, merhamet ve vicdan sıfırlanmış. Hakkaniyet yok. İnsaniyet yok. Liyakat ve ehliyet te yok, kalite de yok.

Bütün bunların olmadığı yerde dindarlık olsa ne olur?

Dindarlığı çoğaltmak için değil insanlığı çoğaltmak için o sözü hep söylüyorum:

Dindarlığı Allah’a göster, bana insanlığını göster. Çünkü o insanlığa muhtacız çünkü o insanlığı göremiyoruz.

İnsan olmadan Müslüman olunmaz.

Önce açı doyur, sonra yetimi güldür, sonra düşmüşü gözet, sonra yoksulu gözet ondan sonra iman edenlerden ol.

Farkında mısınız, ayetler suratımıza tokat gibi çarpıyor ama fark ederseniz.

Din daha ahlaklı insan yetiştirmeyecekse, daha merhametli insan yetiştirmeyecekse daha şefkatli daha adil, daha kaliteli insan yetiştirmeyecekse o dinin yetiştireceği tek şey daha holigan bir dindir.

Bir dine en büyük kötülüğü o dinin düşmanları değil o dinin holiganları yapar.

İndirileni değil uydurulanı din haline getirmiş bir toplumuz.

Sen bana sakın ‘sakız orucu bozar mı?’ diye gelme hacı.

Sen bana şu sorularla gel;

– Kaçak suyla alınan abdest, kılınan namaz, namaz olur mu?

– Allah sahte isimle sosyal medyada paylaşılan yalan, hakaret iftiraları da görür mü?

Torpille işe girenin maaşı helal olur mu?

Parayla namaz kıldırma konusunda bu ülkede ebu halifenin fetvasına içtihadına uyan kaç Hanefi imam var?

Kara para aklamak için insanlara riyakarlık için yaptırılan camide namaz kılınır mı?

Yolsuzluk ile edinilen servet helal olur mu? O servete besmele çekilir mi?

Kirli para ile Hacca giden de Arafat’ta anadan doğmuş gibi olur mu?

Arsanın emsalini arttırma karşılığı müteahite yaptırılan okulda okumak helal midir?

 

Alıntı