«

»

Eki 21

YOLSUZLUK

YOLSUZLUK

Osmanlıdan beri halk arasında ”Devlet malı Deniz” sözü, toplumun yolsuzluk konusunda düşük bir hassasiyete sahip olduğunu gösteriyor.

Uygulamada bazı siyasilerden, önceki hayatı, kazancı ve geliri belli olduğu halde, çok zengin olanlar var. Bu gibilerin basına ve bazı gazetecilere para dağıttığını ve bazı medyayı finanse ettiklerini herkes biliyor. Buna rağmen eğer bunlar siyasette başarılı oluyorlarsa, toplum yolsuzluğa karşı duyarsız demektir.

Ardahan’da herkesin konuştuğu bir olay vardı… Atatürk döneminde bir ilkokul öğretmeni okul kapısındaki üç mismardan (kapıyı tutan büyük demir çivi) birini çıkarıp kendi evinin kapısına çakmış. İlkokul müfettişi bu olayı tepit etmiş. Öğretmen ihraç edilmiş ve bir yıl hapis yatmış. Adamı ”bir mismar için bir yıl hapis yatan öğretmen” olarak tarif ederlerdi.

Dünyada yolsuzluk sonuçlarına bakarsak; özellikle devleti kendi malı gibi kullananlardan hiç birisi cezasız kalmamıştır. Eski adı Zaire, şimdiki Kongo Demokratik Cumhuriyetinde diktatör Mabutu 1965 yılından 1997 yılına kadar iktidarda kaldı. Mabutu 1997 yılında önce Togo oradan da Fas’a sınır dışı edildi. Kendisini ve beraberindekilerin ülkenin yeraltı zenginliklerinden 10 milyar doların üstünde kişisel servet edindikleri açıklandı.

Hüsnü Mübarek; 2011 yılında kendisi ve oğulları tutuklandığında, iki oğlunun İsviçre bankalarında 34 milyar doları olduğu anlaşıldı.  Amerika’nın Sesi Radyosu Hüsnü Mübarek ve ailesinin 70 milyar dolar mal varlığı olduğunu açıkladı.

Arap Baharı ile devrilen Tunus Devlet Başkanı Zeynel Abidin Bin Ali ve ailesi 23 yıl boyunca Tunus’u demir yumrukla idare etti. 15 milyar dolar serveti sorgulandı.

Kaddafi’nin Kanada’da 2.4 milyar doları, Avusturya’da 1.7 milyar doları, İngiltere’de 1 milyar doları ilgili devletler tarafından donduruldu.

TÜSİAD tarafından yaptırılan “İş Dünyası Bakış Açısıyla Türkiye’de Yolsuzluk” araştırmasından ortaya çıkan bir sonuca göre, birçok insan Türkiye’de yolsuzluğu bildiği halde ihbar etmiyor veya pasif kalıyor. Araştırma için işletmeler nezdinde yapılan anketlerde, yolsuzluğu ihbar etmem diyenlerin yüzde 60’lık kısmı, neden ihbar etmediklerinin gerekçelerini şöyle sıralıyor;

*Yasal bir ihbar mekanizması yok (yüzde 30),

*Sonuç vermez (yüzde 12),

*Uğraşmak istemem (yüzde 5),

*Ödüllendirildiğim bir sistem yok (yüzde 7),

*Kimliğimin ifşa edileceğinden çekinirim (yüzde 6).

Sonuç olarak; Türkiye’de ekonomik istikrarı sağlamanın şartlarından birisi ve en önemlisi, devlette yolsuzluğu önlenmek ve kamu kaynaklarını etkin kullanmaktır.

 

Alıntı