«

»

Tem 27

Haklı Sözler

images (1)

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
* “Demokrasi tarihinin kara lekesi Güneş Motel ve 11’ler olayındaki kişi olduğu için mi?
    Bu olay sayesinde elde ettiği Bayındırlık Bakanlığı’ndaki eşi görülmemiş etnik kadrolaşma sağladığı için mi?        2011 seçimlerinden sonra geldiği Meclis’te “Parlamentoda edilecek yemini kabul etmemiz mümkün değil.
Bu yemin faşizan bir anlayışla, sadece Türk şoven anlayışıyla hazırlanmış bir yemindir. Hiçbir zaman bu yemin bizim kabulleneceğimiz, benimseyeceğimiz, siyasi mücadele olarak bağlı kalacağımız bir yemin değil” dediği için mi?
Cenazenin TBMM’den Türk bayrağıyla gönderilip, Cizre’de Barzani’nin ve PKK’nın bayraklarıyla defnedildiği için mi? Şırnak hava limanına Şerafettin Elçi adı verildi. 
* “Başbakan Erdoğan, yaşarken bölücülükten sabıkalı, milletimizin hiçbir değerine riayet etmemiş bir siyasetçinin ismini hangi akla hizmet Şırnak’taki havalimanına vermiştir. Bu handikap, bu hezimet, bu zulmet dolu karar, ‘süreç tıkandı, tıkanıyor’ diye bas bas bağıran dağ çetesi elebaşlarına göz kırpmak, gönüllerini almak, merak etmeyin arkası gelecek demek değil midir? Başbakan Erdoğan, teröristbaşının ismini nereye verecek. Mesela İmralı Adası’na bu caninin ismini koyacak veya üçüncü köprünün ismini yeniden ele alacak mıdır? Türk milletinin alın teriyle yapılmış bir havalimanına hıyanetten dolayı milli ruhlarda hüküm giymiş birisinin adını vermek tam olarak hıyanete iştiraktir ve affı da bu dünyada kesinlikle olmayacaktır. Terör örgütü halen adam kaçırıp, yol kontrolleri yaparak haraç kesiyor. Ama Başbakan, Türk gençliğine, ‘şiddet yapan şiddet görür’ diyerek gözdağı verip, azarlıyor. Başbakan asıl şiddet yanlılarına korkak, pısırık ve yandan çarklıdır” Devlet Bahçeli MHP Genel Başkanı
* “Dilenci, kendini başkalarına acındırarak, yalvarıp yakararak, mağdur olduğunu söyleyerek bahşiş almaya kalkandır. İnsanlar dilenciye ne kadar acırsa, dilenci de o kadar kazanır. 10 yılı aşkın bir süredir, Türkiye’nin başında da bir siyasi dilenci var. O şehirden bu şehire toplama kalabalıklarla kendini tatmin etmeye çalışıyor ve ne kadar olmamış olay varsa, demagoji yaparak, halka dini söylemlerle nifak sokarak kin ve nefreti körüklüyor. Bunun Anayasa ve ceza yasalarındaki karşılığı, bölücülüktür. Bu suçu, Başbakan sıfatı altında işliyor. Görüntüsü, hal ve hareketleri ile söylemleriyle, duvara toslamış kamyondan düşmüş bir un çuvalından farksız.”
Başbakan Erdoğan’ın, Gezi Parkı eylemleri karşısındaki tutumunu da eleştiren Pamukoğlu, açıklamasına şöyle devam etmiştir: “Saman ekmeği neslinden geldiği için, Gezi Parkı eylemlerini anlayabilmek bir yana, 45kişinin öldüğü, 13 kişinin gözünü kaybettiği 60’ı ağır 8 bine yakın insanın yaralandığı olaylarda ’Emri ben verdim’
diyecek kadar aymaz. Günü geldiğinde bunun hesabını vereceğini bile kavramaktan aciz. Vicdan sahibi her insanın utanç ve vicdan azabı duyacağı bu olaylarda, bırakın vicdanı, toplumu hızla daha da bölüyor ve kutuplaştırıyor.” Osman Pamukoğlu HEPAR Genel Başkanı