«

»

Mar 14

AKP’yi Tövbe Temizler mi?

170120140900036062832_2
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
AKP’yi Tövbe Temizler mi? Tayyip Erdoğan’a AKP ya da sempatizanları tarafından “Halife”, “sultan”, “şeyh”, “mücahit”, “emirülmüminin” ve “evliya” denilmişti ama böylesini hiç kimse söylememişti. Bir AKP milletvekili Başbakan Erdoğan’ın yüksek (!) vasıflarını anlatırken “Allah’ın tüm vasıflarını üzerinde toplamış lider” demiş. Bu sözleri söyleyen sıradan, cahil birisi değil milletvekilidir.
Ölümcül bir kula Allah’a ait vasıflar yüklemek açıktan şirke ya da küfre düşmektir.
Bazı parti mensupları AKP’li olmayı ’Tayyip Erdoğan’la nikâh kıymaya’ indirgemişlerdir. ‘Başbakan’a dokunmayı ibadet’ sayan milletvekilleri çıkmıştır. Allah’a kul olmaktan söz etmeyenler Tayyip Erdoğan’ın ‘kılı’ olmaktan söz etmişlerdir. Tayyip Erdoğan’ın Davos’ta moderatöre “one minute” demesi, AKP’nin Stratejik Düşünce Enstitüsü Dergisindeki bir makalede şöyle anlatılmaktadır: ‘One Minute kıyamının hemen ertesinde Afrika çöllerinde yüz yıldır içinde su bulunmayan kuyular sularla dolmuştur’
Bu yüzden Erdoğan’a ilahi ve yüce özellikler ile yüce kattan gelen misyonlar yüklüyorlar. Böylece yüceler yücesinden gönderilen lidere; itaat, biat ve teslimiyet zorunlu hale geliyor.
Öyle ki AKP’nin bir il başkanı “Erdoğan bizim için ikinci peygamber gibidir” ifadesini kullanmakta sakınca görmezken eski Avrupa Birliği Bakanı, “Ülkemizde eğer Urfa şanlıysa, Antep gaziyse, Maraş kahramansa, Rize, İstanbul ve Siirt de mübarektir. Çünkü bu 3 şehir, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük liderinin doğmasına vesile olmuştur” şeklindeki açıklamasıyla Erdoğan’ın doğumuna kutsallık atfetmekten çekinmemiştir.
Zorlama ve riya kokan bu sözlerin ötesine geçen bir ’şair’, “Tayyip’i üzmek Allah’ı üzmektir” diyerek çarpık zihniyetin çıtasını oldukça yükseltmiştir.
AKP’nin Kazlıçeşme’de düzenlediği mitinge gitmenin farz-ı kifaye değil, farz-ı ayn hükmünde olduğunu da bir eski AKP’li gençlik kolları başkanı söylemiştir.
AKP’liler arasından sonuçta “Başbakan’ın yaptığını yapmak sünnettir” diyen de çıkmış “Başbakanımızın çıkacağı televizyon yere konmaz” şeklinde akıl ve sabır sınırlarını zorlayan da çıkmıştır.
‘Biatsa biat, itaatsa itaat, sadakatsa sadakat’ söylemleri sonuçta övgü sahiplerini “Allah’ın tüm vasıflarını üzerine toplamış lider” noktasına götürmüştür.
Bu AKP’yi tövbe temizler mi?
Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/akpnin-tovbeye-ihtiyaci-vardir-29495yy.htm