«

»

Oca 16

ADI VAR KENDİ YOK DİYANET!

ADI VAR KENDİ YOK DİYANET!

 

“Ben böyle ikiyüzlülük görmedim”

“Faiz haram” diyerek, camilerde “kâr payı” vaadiyle para toplamak, “Müslüman“ın dişinden tırnağından artırdığı neyi varsa almak, bu yolla “30 milyar dolar” cukkalayıp sırra kadem basmak, üzerinde “Müslüman”ın “ah“ı olan parayla sefa sürmek “haram” değil…

“Haram” olsa, hutbe hutbe uyandırılırdı cemaat, uyarılırdı; hiç  duymadık.

***

Sırp psikopatların soykırımıyla karşı karşıya kalmış, yalnız ve çaresiz “Bosnalı Müslüman kardeşlerimiz” için “Müslüman“ın “kefen parası”na kadar göz dikip -günün parasıyla- trilyonlar toplayıp, kişisel banka hesaplarına aktarmak “haram” değil.

“Haram” olsa hutbe hutbe çınlatılırdı camiler cumalarda; hiç duymadık.

***

Türkiye’deki, Pakistan’daki, felakete uğramış diğer “İslam ülkeleri”ndeki “yardıma muhtaç Müslümanlar“ın görüntülerini yayınlayarak, karnı sırtına yapışmış, aç, açıkta, üzerine bombalar yağan yahut ambargo altındaki “ümmet“in yürek sızlatan fotoğraflarıyla duygu sömürüsü yapmak, onlara yardım vaadiyle 41,4 milyon Euro bağış toplayıp, bu paranın yüzde 60’ını yardım faaliyetlerine değil, ticari işletmelere yatırmak “haram” değil.

“Haram” olsa, hutbe hutbe kınanırdı, korunmaz ayıplanırdı, yuhlanırdı; hiç duymadık

***

Kıt kanaat okutulan pırıl pırıl hâkim adayları, savcı adayları sınav geçeceğim, mülakat geçeceğim diye stresten saçkıran olurken, zona olurken, iktidarlı kızlarını “1 günlük kıdem”le atandığı şehirden hemen ertesi gün Yargıtay’a atatmak, oradan da jet hızıyla “daire başkanı” olarak “Saray”a yollamak “haram” değil…

“Haram” olsa, hutbe hutbe öyle bir rüsva edilirlerdi ki, bir daha asla cesaret edemezlerdi kayırmacılığa; hiç duymadık.

***

“Atanamayan” gençler sanki Mozambik’te intihar ediyormuş gibi iktidarlı eşlerin tepeden inme yerleştirildikleri görev yerlerine uğramadan maaş alması, memuriyet hayatının tamamını izinlerle geçirip sonra da önce Başbakanlığa, sonra “saray“a atanması “haram” değil…

“Haram” olsa hutbe hutbe “kul hakkı” hatırlatılırdı onlara, “haksız kazanç”ın “helal olmadığı” anlayana kadar anlatılırdı; hiç duymadık.

***

Ama “Millî Piyango” haram;

Çünkü, “bir taraf kaybederken, diğer taraf da hak etmeden kazanıyor.”

Bayi önlerinde piyango bileti alanlara tebliğde bulunan mı istersiniz, bilet satıcısına saldıran mı istersiniz; konuyla ilgili fetva yayınlayan mı istersiniz…

Ben böyle ikiyüzlülük görmedim.

 

 

 

Alıntı Yeniçağ:  Selcan TAŞÇI HAMŞİOĞLU