«

»

Ağu 30

ZAFER AYI (1)

ZAFER  AYI  (1)                                                                                                                                                                                                                                                                     www.kenansahbaz.com

Dünya milletlerine savaş sanatının bütün inceliklerini öğreten; kolunda bükülmez kuvvet,kafasında kudret ve ilim , yüreğinde fazilet ve enerji dolu büyük Türk Milleti’nin tarihi,vatanseverliğin , cesaretin ,şecaatın, faziletin ,çalışkanlığın ve insanlığın ihtişamlı anıtıdır

Zaferler dendiği zaman Türk Tarihinde hep Ağustos ayı  akla gelir. Bütün kış ve bahar aylarında yapılan hummalı bir hazırlıktan sonra ordu bizzat padişahın komutasında sefere çıkar, düşmanla Ağustos ayında karşılaşır ve birkaç saat içinde kazanılan parlak bir zaferle başkente dönülürdü.

İşte bu zaferlerden bazıları;

  • 26 Ağustos 1071 Malazgird Zaferi

  • 11 Ağustos 1473 Otlukbeli Zaferi

  • 23 Ağustos 1514 Çaldıran Zaferi

  • 24 Ağustos1516 Mercidabık Zaferi

  • 29 Ağustos 1521 Belgrad’ın Fethi

  • 29 Ağustos 1526 Mohaç Zaferi

  • 1 Ağustos 1571  Kıbrıs’ın Fethi

  • 5 Ağustos 1919 Erzurum Kongresi

  • 10 Ağustos 1920 Sevr Antlaşması’nın imzalanması

  • 19 Ağustos 1920 Sevr Antlaşması’nı imzalayanların vatan haini ilan edilmesi

  • 23 Ağustos 1921 Sakarya Meydan Savaşı’nın başlaması

  • 26-30 Ağustos 1922 Büyük Taarruz

Engin denizlerin ortasından kopup gelen fırtınalar  dalgalar gibi İç Asya Türk denizinden kaynayıp gelen büyük Türk muhacereti dalgaları ,Anadolu yaylalarını vurmuştur. Onlar büyük kafileler halinde Anadolu’ya ayak bastıktan sonra ; taşıyla , toprağıyla , ovaları ve yaylaları ile bu toprakları kazanmak ,kendilerinden sonra gelecek Türk nesillere buraları ikinci ve ebedi bir yurt ,bir cennet vatan olarak armağan etmek istemişlerdir.

Türk Milleti, başına gelen bu felaketlerden yılmadı .Onun gözü Ankara’da idi. Türk Milleti 7’den 70’e kadar her yaşta insanı ile aşk ve heyecan içinde topyekün bir Kutuluş Savaşı’na hazırlanıyordu. Ya istiklal içinde yaşayacak yada ölecekti. Bu bir bakıma Türk’ün ateş ,kan ve barutla imtihanı demekti.

Büyük Taarruz da Malazgird Meydan Savaşı gibi 26 Ağustos 1922 tarihinde başladı. Bir tarafta vatanı için çarpışan ,bayrak ,din ve vatanın azizliği gibi yüce gayeler için canını her an feda etmeye hazır olan Türk askeri , diğer tarafta ise emperyalist emellerin zebunu , vahşi kurt sürüleri gibi Anadolu’nun harim-i ismetine dalan ırz ve namus nasipsizi Yunan palikaryası vardı.

Kükremiş arslanlar gibi düşman mevzilerine çullanan Mehmetçik süratle zafere doğru koşuyordu.30 Ağustos günü Dumlupınar’da Başkomutanlık Meydan Muharebesi yapıldı. Düşman, çevik Türk birlikleri tarafından kuşatılarak ona en ağır vurulmuş oldu. Artık Yunan ordusunun derlenip toparlanmasına  imkan yoktu. Yunan ordusundan kaçıp kurtulmak isteyen kılıç artıkları da İzmir körfezinde denize dökülmüştü.

Yunan kuvvetleri başkomutanı Hacı Anesti , savaşı İzmir limanında demirleyen bir gemide kurulan karargahtan idare ettiği halde Atatürk savaşın her safhasında daima cepheye yakın bulunmuş , üstün kişiliği,cesareti ve ileri görüşlülüğü ile etkin olmuştur. 

Kaynak:http://www.akintarih.com/yazilar/zaferlerayi/zafer.htm