USANDIM
Saçılırken türlü bela dünyaya
Oluk, oluk akan kandan usandım
Bunca hadsizliğe bunca riyaya
Ah, dayanamadım candan usandım!
İyiyi, güzeli sevdiremedim
Hakk’ı, hakikati övdüremedim
Zalime caniye sövdüremedim
Şu insan denilen cinden usandım
Eceli gelenler ölmektedirler
Şu din tacirleri gülmektedirler
Âlimler gerçeği bilmektedirler
Kur’an’sız, Resul’suz dinden usandım
Her gece ardından şafak tan döker
İnsan olan insan cana can döker
İlimler, âlimler niçin kan döker?
Hayata kast eden fenden usandım
Hep sessiz kaldılar hain artığa
Hem de göz yumdular etnik yırtığa
Ne akla uygundur ne de mantığa
Fikir çukurundan inden usandım
Bir millettik şimdi kırk parça olduk
Kederle, hüzünle, çileyle dolduk
En genç çağımızda gül gibi solduk
Türk’e düşman olan kinden usandım
İki cihanda da sevgi baş tacı
Gönül Kâbe’sinde olmalı hacı
Sarmış gönülleri ayaz bir acı
Gönlü buzlaşandan dondan usandım
Sevgiyi öldürüp kinleri tutan
Yamyamca her şeyi yalayıp yutan
Her halde, her yolla yalan okutan
Zihni bulandıran fondan usandım
Bir giyotin gibi tepede duran
Onuru, vicdanı canice vuran
Bir de Firavunca Tanrılık kuran
Despotça emreden tondan usandım
Hiç kimse, kimseyi kötü görmese
Bu fani dünyada zulüm dermese
Hiç insan insana zarar vermese
Eceli bekleyen tenden usandım
Yüklenmişim gamı, derdi, çileyi
Doldururken ömür denen fileyi
Sardılar üstüme sinsi hileyi
Kurşundan da beter zandan usandım
Kenan ŞAHBAZ