«

»

Eki 10

Kirmani horozu

Kirmani horozu                                                                                                                                                                                                                                                 www.kenansahbaz.com

 

Asker kökenli, değerli aydın Sayın Abdullah Ağar Kırmani horozunu anlatıyor

“Irak’tan bir Generalle konuşurken sormuştum: “Nasıl oldu bu olay? Nasıl oldu da 6 tümen asker, Musul’da 600 IŞİD’çinin önünden kaçtı?” Öyle ya, Musul’da merkezi Irak’a bağlı tam 6 asker ve federal polis tümeni ile IBY’ye bağlı yaklaşık 2 Peşmerge Tugayı vardı. Ve hepsi de IŞİD’in önünden kaçmıştı. Bu birliklerin kadrosunun ‘bir kısmı boş olsa bile’ 60 bine yakındı ve bu on binlerin bir kısmı her nasılsa kaçmış, bir kısmı da IŞİD’e katılmıştı.

General bu soruma karşılık: “Amerika bizi Kirmani horozuna çevirdi!” deyivermişti! Bakakalmıştım yüzüne… Kocaman bir şey diyordu; bu hissediliyordu. Bana göre bu ‘koca balık’ koca bir tecrübeydi ve yakalanmalıydı.

Bu Iraklı general savaşlar görmüştü… Irak-İran savaşına katılmış, ’91 Körfez savaşında Kuveyt’e girmiş, 8 yıllık ambargoyu, 2003 işgalini, işgal sırasındaki iç savaşı, bitmek bilmeyen terörü ve en son IŞİD’i yaşamıştı. Üstelik bir de kaçırılmış, aylarca tutsak kalmış, sonra da Allah’ın hikmeti kurtulmuştu.

 

Anlatmaya başladı…

Bizim Irak’ta horoz dövüşü çok yaygındır. Horozbazlar ‘Horoz dövüştürenler’ en çokta Kirmani Horozu‘nu severler. İran’dan, Kirmanşah‘tan gelir. Bu öyle bir horozdur ki, saatlerce yılmadan, bıkmadan, usanmadan, yorulmadan, pes etmeden, ölümüne dövüşür! Hiç bir horoz Kırmani’yi kaçıramaz. Bunu yenemezsin… Sonra birden, saatlerce dövüşmüş Kırmani bitiverir, serilir kalır yere. Bu sefer de yerinden kaldıramazsın. Ölü gibidir artık. Horozbaz onun bu halini iyi bilir. Artık hiç bir işe yaramayacağını da… Alır bunu tavukların arasına atar. İki-üç hafta ölü gibi yatar Kırmani. Sonra kendine gelir, ayağa kalkar, ama artık ruhunu kaybetmiştir… Kümeste tavuklardan bile gaga yemeye başlar, artık tavuklardan bile kaçar… Amerika işte bunu yaptı bize! İran harbinde zaten çok hırpalanmıştık. 91’de çok fena dövdü bizi. Soktuğu Kuveyt’ten, tekmeleye tekmeleye çıkarttı. Ambargoda da çok ezildik. Milyona yakın çocuk hasta gitti; ilaç, hatta ekmek bile bulamadık. Sonrası işgal zaten, o da bildiğin gibi… Orada da fena sopaladı bizi. Dağıldı ordumuz. Kurduğu orduyla, polisimiz de, işte gördüğün gibi! İnancımızı, güvenimizi yitirdik biz. Bizim ordumuz halkına, halkımız da ordusuna inanmaz yıllardır; güvenmez. Bırak, halkı orduyu, ordu kendisine bile inanmaz!

 

Bittik artık!

Kulaklarımda çınladı bu sözler… “Halk ordusuna inanmaz; güvenmez! Ordu halkına inanmaz; güvenmez! Ordu kendine bile inanmaz; güvenmez!

O gün fena irkilmiştim.”

 

Kaynak: Iraklı generalin benzetmesi – Mevlüt Uluğtekin YILMAZ