«

»

Şub 05

ESKİDEN “CEMAATÇİ” Mİ VARDI?

ESKİDEN “CEMAATÇİ” Mİ VARDI?

Bu ülkede vatandaş çok samimi bir şekilde ibadetlerini yaşamaktaydı. Gönül hoşluğu ile mümkün oldukça vakit namazlarını kılmak için yıllardır adeta koşar adım Camiye gitmek gibi bir alışkanlığa sahipti. Ama ne olduysa 2002-2004 yılından sonra oldu. Ülkede “İmam Hatip Liseleri” çoğalmaya, dolayısıyla “imamlarda” da artış görülmeye başladı. “Kız İmam Hatip Okulları” da olduğu için “kadın (Hocalar) İmamlarımız” da “Kur’an Kursları” adı altında kadınlarımıza Kur’an öğretmeye başlamışlardı. Daha sonra bir “İbrahim-i Dinler” söylemi yaygınlaştırıldı. Ardından nasıl bir hikmetse “Dinler arası diyalog” safsatası ülkemizi bir yangın gibi alev alev sarmaya başladı. Bunda o kadar ileri gitmişlerdi ki “Lailahe İllallah Muhammedün Resulullah” derken yalnız “Lailahe İllallah” denmesini “Muhammedün Resullullah”  denmemesini isteyen sözde dinciler türedi. Hatta bunlar daha da ileri giderek hutbelerde ifadesini bulan “İnnetdine İndallahül İslam” ayeti Celile’sinin söylenmesinin gereksiz olduğunu bile küstahça dile getirdiler.

Bütün bunlar Türkiye’nin her yanını saran “Nurcu” denilen cemaatçilerin Fettullah Gülen cemaatine dönüştüğü, Fettullah Gülen’in Papa’nın elini öptüğü vakitlerde meydana çıkmıştı.

Ülkemiz bir cemaat devri yaşamaya başladı “Gülen Cemaati aşağı, gülen cemaati yukarı.”  Ondan olmayanlar din düşmanı, “Hoca Efendiye saygısızlar vb.” iftiralarla suçlanmıştı.

Neyse biz asıl ibadetlerimizle ilgili konuya dönelim.

Bunların sonucunda vatandaş yavaş yavaş camilerimizden uzaklaşmaya başladı. Zira vaaz veren Hocalar suya sabuna dokunmuyor, gündemi oluşturan hayatın içerisinden olayları konu edinmiyor İslam tarihinden hikâyeler anlatıyorlardı.

Bir zaman sonra camilerdeki “İmamlardan kimi FETÖ’cü, kimi Süleymancı, kimi Ensarcı, kimi Menzilci, kimi Kadiri, kimi Nakşibendi, kimi ise Diyanetçi” vs. vs. cemaatlerden olduğu söylenmeye başlandı.

Biz Diyaneti tercih etmeyi düşünmüştük fakat DİB Erbaş “keşke Yunan galip gelseydi” diyen bir haini ziyaret ediyordu.

Artık camide namaz kılmaya çekinir olduk. Vatandaşlar bizi bu cemaatlere yamarlar demeye başladı. Artık pek çoğu benim gibi vakit namazlarını evde kılmaya başladılar. Yalnız Cuma Namazı için camiye gidiyorlar.

Şimdi medya da boy gösteren “paraya para demeyen” ilahiyatçı Hocalarımıza sormak istiyorum. Biz camilerimizde hangi cemaat hocasının arkasında namaz kılarsak namazımız kabul olur, hangi cemaat hocasının arkasında namaz kılarsak kabul olmaz.

 

Ha bir de “AKP’ye oy verirsek Cennet belgesi” alır mıyız?

Lütfen Allah aşkına söyleyin!