«

»

Şub 03

2021’de yaşayabilecek miyiz?

2021’de yaşayabilecek miyiz?

 

Op. Dr. Mehmet Okan Özdemir, yeni yıl kutlamasıyla birlikte “İnsanlığa çağrı” başlıklı bir metin gönderdi. Kısaltarak yayınlayabiliyorum:

* “1789 Fransız İhtilali ile kazanılmış olan insan hakları, demokrasi, milliyetçilik, işçi hakları,  liberalizm, adalet, eşitlik gibi tüm değerler, insanlığı hiçbir şekilde tehdit etmeyecek bir virüs salgının kullanıldığı global şirketler operasyonu ile elimizden alınmak isteniyor.

* Uygulayıcılarının “Büyük Sıfırlama” adını verdikleri bu projede asıl tehlike ne laboratuvarda makyajlanmış bir korona virüs ne de insan ırkını yok edecek bir salgındır.

Asıl tehlike, dünyayı yönetmek üzere tüm ülkelerde iktidar ve muhalefeti oluşturanları yetiştiren ve onlar üzerinden tüm insanları sınırsız borçlandıranlar olmalıdır.

* Ellerindeki akıllara sığmayan para gücü ile satın aldıkları bilim, medya, siyaset ve sanat dünyasındaki yüzbinlerce karakter yardımı ile yürütülen süreç, bu gücün uygulayıcı aparatı olarak kullanılan Dünya Sağlık Örgütü’nün Çin’de uygulamaya başladığı ve Türkiye’de de HES kodu olarak prototip çalışması sürdürülen Dijital Sağlık Kimliği ID2020 ve GAVI‘nin kademeli olarak dünya insanına dayatılmasından ibarettir.

* Bu yolla dünyaya hâkim kılınacak “Global Şirketler Komünizmi” ile insanın tüm özgürlük alanları kontrol altına alınarak modern köleliğe ve tutsaklığa razı edilmesi, bu aşıların dijital kimliklere işlenmesi bahane edilerek gerçekleştirilecektir.

* Asıl amaçları yalnızca nüfusu azaltmak değil, çünkü bunu isteseler yapabilecek durumdalar. İnsanların genetik dizinlerine mRNA aşıları ile müdahale ederek kadınların doğurganlığını kontrol altına alıp doğacak olan çocukların da kendi dizayn ettikleri genetik özellikte dünyaya gelmesini sağlamak bu çılgın projenin bir ayağıdır.

***

* Ben bir bilim ve tıp insanı olarak iyi amaçlarla kullanılan hiçbir aşıya karşı değilim, olmam da mümkün değildir. * Karşıtlığım bu genetik değişim projesinin en kuvvetli kaldıracı olan PCR testi ile başlatılan, gerçek tıbbı ve bilimi yok sayan bilim, medya, siyaset destekli acımasız sürecedir.

* Bu acımasız proje sadece, insanların aşılanmayı reddeden kısmının aşılanmak isteyenlerden daha fazla sayıda olduğu durumda çökebilecektir.

* Direncim asıl olarak fişlenmeye, seyahat ve yaşam tarzı gibi özgürlüklerimizi, yaşam alanlarımızı, ekonomik kazanımlarımızı, mülkiyetlerimizi tek tuşla kısıtlayabilecek olan dijital karneye, istedikleri gibi oynayabilecekleri dijital paraya ve bir lütuf gibi sunacakları sefalet sınırındaki “Global Vatandaşlık Maaşı”nadır.

***

* Özgürlük aşığı bir insan olarak amacım bizi adım adım modern köleliğe taşıyan, kararını 1843 yılında New York’ta verdikleri “Tek Devlet, Tek Millet, Tek Din, Tek Bayrak” mezalimine engel olmaya çalışmak, ulus kalabilmeyi başarmak, Tanrıcılık oynayanlara köle olmaya hayır demek, kula kulluk etmeye karşı çıkmaktır.

İnsan kalalım, özgür düşüncelerimizi ve aklımızı kullanalım, böylece huzurla ve sağlıkla kalalım…

 

 

 

Alıntı